| PEYGAMBERLERİN SOYAĞACI | |||||||||
| aleyhümüsselam | |||||||||
| ~mö 55000~ 30000 | HZ ADEM (as) | ||||||||
| HZ ŞİT (as) | |||||||||
| ……………………………………. | |||||||||
| ? | HZ İDRİS (as) | ||||||||
| ……………………………………. | |||||||||
| LAMEK | |||||||||
| ~mö 10000 | HZ NUH (as) | ||||||||
| YAFES | HAM | SAM | |||||||
| ……………………………………………………………… | Yafes'ten Türkler, Kafkasyalılar, Aryanlar, Ural halkları, Çino-Tibetyalılar; Ham'dan K. Afrikalılar, Antik Mısırlılar, İnduslar; Sam'dan Sami ve Afro-Asyatik kavimler (İbrani ve Araplar) türemiştir diye rivayet edilmiştir. | …………………………. | |||||||
| ………….. | ……………………………………………… | ……………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………. | |||||||
| HZ HUD (as) | |||||||||
| HZ SALİH (as) | |||||||||
| SARUG | |||||||||
| NAHOR | |||||||||
| AZER (TAREH) | |||||||||
| ~mö 1800-1700 | ZÜL KARNEYN (as) | HÂRÂN | HZ İBRAHİM (as) | ||||||
| HZ LUT (as) | HZ İSMAİL (as) | HZ İSHAK (as) | -ZİMRAN -YOKŞAN -MEDAN -MİDYAN -YAŞBUQ -ŞUAH | ||||||
| …………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………….………………………………….. | HZ YAKUB (as) | AYS | |||||||
| ~mö 1600-1550 | ??????? HIZIR (as) ??? | ??? | HZ YUSUF (as) | YEHUZA | BÜNYAMİN | LAVİ | RAVİL | ||
| EFRAİM | BARİZ | …………………………………………………………………………………… | KAHİS | MÛS | |||||
| -ŞÜTLEM -NUN | …………………………………………. | ……………………………………………… | HZ EYYUB (as) | …….. MiDYAN'dan devam eden soy | |||||
| …………………………………… | Hz Zülkifl (zayıf bir rivayet) | ||||||||
| Zülkifl'in Hindistan'da, Kapil doğumlu Buda olduğu rivayeti de vardır. | YEŞCÜR | ||||||||
| MİKAİL | |||||||||
| ~mö 1400-1300 | HZ ŞUAYB (as) (Hz. Musa'nın kayınpederi) | ||||||||
| İMRAN | |||||||||
| ~mö 1200 | (Nun oğlu) YUŞA (as) | KALİB | HZ HARUN (as) | HZ MUSA (as) | |||||
| ?????? HIZKİL | … ŞÜTLEM'den devam ???? (rivayet) | …………………………………………………………………………. | …… | ||||||
| ………… | |||||||||
| Tevrat'ta Ezekiel adıyla bilinen zat Hızkil'dir. | AYZAR | ||||||||
| FİNHAS | |||||||||
| YASİN | SAVF | ||||||||
| Zülkarneyn'in de peygamber olup olmadığı kesin değildir. Yafes soyundan olduğuna dair rivayetler vardır. Tüm dünyaya hakim olduğu hadislerde anlatılır. Ye'cüc Me'cüc seddini yapmıştır. Hz İbrahim ile görüştüğü rivayet ediliyor. Oğuz Kağan olabileceği düşünülmüştür.Hızır da aynı şekilde şüphelidir. Zülkarneyn'le yakınlığı olabilir. Uzun ömür verilmiş, Hz Musa ile görüşmüştür. Hala yaşadığı söylenmektedir. | ADİY | HZ İLYAS (as) | TEHU | ||||||
| AHTUB | YEHU | ||||||||
| HZ ELYESA (as) | YERHAM | ||||||||
| MATTA (annesi) | ALKAMA | ||||||||
| HZ YUNUS (as) | BALİ | ||||||||
| ŞAMUEL | |||||||||
| ……….. | |||||||||
| İRMİYA | |||||||||
| ……… | |||||||||
| İŞA | |||||||||
| ~mö 920 | ?????? LOKMAN (as) | HZ DAVUD (as) | ……………………………………………… | ||||||
| HZ SÜLEYMAN (as) | |||||||||
| ŞA'YA ? | ………… | ||||||||
| Hz Lokman'ın peygamber olup olmadığı kesin değildir. Salihlerden olduğu kesindir. Mısırlı ve Ham soyundan olduğu rivayetleri vardır. Tıp ilmine vakıftır. | |||||||||
| HIZKIL | |||||||||
| HZ DANYEL (as) | …….. | ||||||||
| ….. | |||||||||
| …………………. | CERVE | ||||||||
| ÜZEYİR (as) | |||||||||
| ………………………………………………….. | …………………………………………………………………….. | Hz İsa da, Hz Zekeriyya da Hz Süleyman bin Davud soyundandır. Ancak aradaki atalar malum değildir. | |||||||
| Hz Zekeriyya (as), Hz Meryem'in teyzesinin kocası, yani eniştesidir. | |||||||||
| BERAHYA | |||||||||
| ~mö 100 | HZ ZEKERİYYA (as) | MASAN | |||||||
| HZ YAHYA (as) | İMRAN | ||||||||
| HZ MERYEM | |||||||||
| ~ 0 | HZ İSA (as) | ||||||||
| Adnan'ın Hz İsa'dan önce yaşamış olması da kuvvetle muhtemeldir. Ancak ne kadar önce yaşamış olduğu bilinemiyor. | Peygamber Efendimiz Hz Muhammed (sav)'in soyu hakkında Adnan'a kadar ittifak vardır. Adnan'dan Hz İsmail'e kadar aradaki ataları kesin olmamakla birlikte Hz İsmail'e dayandığı kesindir. Risale-i Nur Külliyatından Mektubat'ta, Peygamberimiz'in ceddinden Ka'b bin Lüey'in de peygamber olabileceği hakkında rivayetler haber verilmiştir. Ka'b meşhur ve büyük bir insandı. | ||||||||
| ADNAN | |||||||||
| MAADD | |||||||||
| NİZAR | |||||||||
| MUDAR | |||||||||
| İLYAS | |||||||||
| MÜDRİKE | |||||||||
| HUZEYME | |||||||||
| KİNANE | |||||||||
| NADR | |||||||||
| MALİK | |||||||||
| FİHR | |||||||||
| GALİB | |||||||||
| LÜEY | |||||||||
| KA'B | |||||||||
| MÜRRE | |||||||||
| KİLAB (FİHR veya KUREYŞ) | |||||||||
| 400 | KUSAYY | ||||||||
| 430 | VELİD | <<<<< | ABDİ MENAF | >>>>> | ABDÜŞ ŞEMS > | UMEYYE > | HARB > | EBU SÜFYAN > | MUAVİYE |
| HÂŞİM | YEZİD | ||||||||
| 464 | ABDÜL MUTTALİP (ŞEYBE) (464) | >>> HACL | Hz Abbas ve Hz Hamza (ra) Peygamberimiz'in (sav) müslüman amcalarıdır. Ebu Leheb müşriktir. Ebu Talip ise Peygamberimiz'i büyütmüş, kollamış, fakat meşhur görüşe göre müslüman olmamıştır. | ||||||
| >>> MUKAVVİM | |||||||||
| >>> DIRAR | |||||||||
| >>> KUSEM | |||||||||
| >>> HARİS | |||||||||
| >>> ZÜBEYR | |||||||||
| >>> EBU TALİB | > UKEYL | ||||||||
| >>>>>>>>>>> | |||||||||
| > CAFER | |||||||||
| >>> EBU LEHEB | Peygamber Efendimiz'in (sav) eşi Hatice de Kusayy oğullarındandır. | ||||||||
| >>> HZ ABBAS | |||||||||
| >>> HZ HAMZA | |||||||||
| >>> ABDULLAH | |||||||||
| annesi AMİNE | |||||||||
| 571 | HZ MUHAMMED (sallallahü aleyhi ve sellem) | ||||||||
| KASIM (4 yaşında) | ZEYNEP (30 yaşında) | RUKAYYE (22 yaşında) | ÜMMÜ GÜLSÜM (23 yaşında) | ABDULLAH (3 aylık) | İBRAHİM (17 aylık) (annesi Mariye) | HZ FATIMA (25 yaşında) | HZ ALİ | ||
| Peygamber Efendimiz'in (sav), İbrahim dışındaki çocuklarının annesi Hz. Hatice'dir | |||||||||
| HZ EMAME | |||||||||
| HZ HASAN | HZ HÜSEYİN | HZ ZEYNEB | |||||||
| Peygamber Efendimizin soyu olan Seyyidler, günümüze kadar kızı Hz. Fatıma ve damadı Hz. Ali'den devam etmiştir. | ZEYN EL ABİDİN | ||||||||
| MUHAMMED BAKIR | |||||||||
| 720 ? | CAFER-İ SADIK | ||||||||
| ??? | |||||||||
| Peygamberimizin (sav) Hanımları: | |||||||||
| Hatice, Sevde, Aişe b. Ebubuekr, Hafsa b. Ömer, Zeyneb, Ümmü Seleme, Ümmü Habibe, Cüveyriye, Safiyye, Mariye, Meymune | |||||||||
| KAYNAKLAR | |||||||||
| 1) Asım Köksal, Peygamberler Tarihi | |||||||||
| 2) İslam Kültür Atlası, El Farukî | |||||||||
| 3) w-ww.historyfiles.co.uk | |||||||||
| 4) htt-p://w-ww.sorularlaislamiyet.com/subpage.php?s=show_qna&id=68547 | |||||||||
6 yorum:
Fatih Hocam, Hz Ademin MÖ 50000-3000, Hz Nuhun MÖ 10000 civarı geldiğine dair bir kaynak varmı acaba? Kuranda ismi geçen peygamberlerin yaklaşık olarak ne zaman yaşadıklarını merak ediyorum. İslami kaynaklarda buna dair bir bilgi varmı acaba.
Şimdi öncelikle, İslamî kaynaklardaki bilgilerin bir kısmı malesef İsrailiyata dayanıyor. Yani çok eski peygamberler için yani Hz. Nuh öncesi için net tarih vermek asla mümkün olamaz. Yalnız Yahudiler demişler ki, Hz Adem beş bin beşyüz yıl önce dünyaya gönderildi demişler. Şimdi bizim kaynaklar da bunu aynen tekrar etmiş.
Aynı kaynaklar şunu da söyler:
Hz Adem 1000 yıl yaşamış,
Hz Adem ile Hz İdris arasında 1000 yıl olduğuna dair hasdis var.
Hz Nuh 950 yıl yaşamış,
Hz Salih 100 küsür yıl,
Hz İbrahim yaklaşık 200 yıl,
Hz Musa 100 küsür yıl,
hZ Eyyub 150 yıl,
Hz Davud ve Süleyman da ortalama 100 yıl hüküm sürmüş olsa...
Bu saydığım peygamberler aynı devirde yaşamamış ve birbiriyle görüşmemiş.
Bu sayıları toplayınca bile 3600 e yakın ediyor. Ee daha Hz Musadan Hz İsaya kadar 1000 yıl geçti desek Hz İsada günümüze de 2000 yıl desek, zaten bunları toplayınca 6600 ediyor. O zaman insanlığın yaşı nasıl 5500 civarı olur?
Bir de ben peygamberlerin aralarında adı geçen ataların ömürlerini yazmadım. Onları da yazsak, zaten rahat bi 15000 yıl öncesine gidilir.
Bunları şunun için söylüyorum. İslami kaynaklarda geçen sayılar, İsrailiyattan gelme olması ölçüsünde tutarsızdır. Kuran'a ve hadise dayanan bilgiler ise tutarlı ve kesinlikten uzaktır. Kuran hiçbir peygamberin boyunun 60 arşın olduğunu söylemiyor mesela. Bunların çoğu İsrailiyattan.
Neyse, gelelim benim yazdığım 50000-30000 meselesine. O sayı da elbette kesin değildir. Bu arada klasik Peygamberler tarihi eserleri insanlık tarihini o kadar geriye asla götürmüyor. Onlar beş on bin civarı bir aralık üzerinde duruyor. Halbuki peygemberler hakkınnda iddia ettikleri ömür süreleri ile aralarda geçen zamanı toplasalar zaten 15000 yılı geçer. Ben de biraz onlardan çekinerek 50000-30000 yazdım, aslında 100000 yıldan bile öncesine gidebilir. Bu 70000 de olabilir. Bunu söylerken de günümüzdeki arkeolojik verileri esas alıyorum. Günümüzdeki anlamda konuşma ve düşündüğünü düşünebilme yeteneğine sahip, muhakeme gücü olan ve bu vasıfları sayesinde mükellef sayılabilecek tür, arkeolojinin deyimi ile homo sapiens sapienstir. Bu türün yer yüzünde görülmesi ise 100000 ile 30000 yıl arasında bir zaman öncesine tekabül ediyor. Ondan önce ve onlarla beraber bile insana benzeyen bazı şeyler yaşamıştır. Ama hiçbirisi konuşma ve düşündüğünü düşünebilme yeteneğine sahip olan canlılar değildi. Mesela homo sapiens neandertalus, mızrak gibi alet yapabiliyordu. Ama onu atmayı akıl edemiyordu. Günümüz insanına epey benzemesine rağmen gırtlak yapısı konuşmaya uygun değilmiş. O halde ona insan demek mümkün olamaz. Çünkü konuşamayan bir canlı nasıl Allah'ın halifesi olacak? Ve ne ile irşad ve tebliğ yapacak?
(devamı var)
Allah insana çok benzeyen ama insan olamayan canlıları, Adem öncesi dünyada yaşatmıştır. 1.000.000 yıl önce de hatta 2.000.000 yıl önce de insana benzeyen hatta belki ateş yakıp basit aletler yapabilen canlıları Allah yeryüzünde yaşatmış bile olsa, bunlar insan değildi. Onun için Allah "ben yeryüzünde bir halife tayin edeceğim" dediği zaman melekler "Aaa! Yeryüzünde fesat çıkaracak ve kan dökecek olanı mı tayin edeceksin? Oysa biz seni överek tesbih ediyor ve seni takdis ediyoruz" dediler. Allah da onlara: "ben sizin bilmediklerinizi bilirim" dedi (bkz bakara suresi 30. ayet).
Şimdi melekler burada insan daha yaratılmadan insanın fesat çıkaracağını ve kan dökeceğini nereden bilecek de soruyor? İşte tefsir alimleri derler ki; demek ki daha önce insana benzeyen bir şeyler dünyada yaşamış ki, melekler onu tanıyor. Ve dahi halifenin, diğer yaratıklara göre görece üstün olan bu canlılardan olabileceğini düşünerekten, endişelerini Allah'a söyleyiveriyorlardı. Yani dünyada yaşamakta olan o iki ayaklı elleri olan dik yürüyüp ateş yakan canlılar, aynı zamanda fıtraten bozguncu, huysuz ve tehlikeli bir yapıda idiler. Allah ise Hz Adem'i yine iki ayaklı olarak, iki elli olarak, dik yürüyen bir surette yarattı. Ancak daha önceki hayvansı canlıların soyundan değil. Doğrudan topraktan, sabıkasız ve şerefli bir şekilde yarattı. İlk bakışta Adem nesli ile daha önceki yetenekli hayvanlar birbirine benzeyebilirdi, ancak tekrar ediyorum onlar insan değildi. Hz Adem ise konuşma yeteneği olan (şimdiki anlamda), hatta resim yapma, yazı yazma, felsefî düşünme yetenekleri olan ilk insan olarak yeryüzüne gönderildi.
İşte bu yetenekleri üzerinde toplayan tür, homo sapiens sapienstir. Diper yandan mağara resimlerini yapanlar bunlardır. Neandertaller resim yapmaz. İnsana benzeyen ama insan olmayan dik yürüyüşlü ve halifeliğe layık olmayan canlılar ise zamanla tükenmiştir. Aslında Altıparmak Peygamberler tarihinde bu garip dağ adamları ile insanların mücadelesi Hz Şit ve sonrası dönemlerde anlatılmaktadır.
Bu söylediklerim Hz Adem içindi. Hz Nuh için ve dahi diğerleri içün de diyeceklerim vardır.
Fatih ocam. Oldukça ilgi çekici ve değerli fikirler bunlar. Teşekkür ederim. Bunlara devam etmenizi ve okuyabilecek kaynaklar ta tavsiye etmenizi bekliyorum.
Estağfirullah. Tavsiye etmek benim haddim değildir. Ancak:
1. İsrailiyat'ın karışmadığı tamamen Kur'an ve hadis kaynaklı bir peygamberler tarihi istenirse, bu bence Prof. Dr. İsmail YİĞİT'in Peygemberler Tarihi kitabıdır. Haritalar vererek açıklamış. Bazı peygamberlerin yaşadığı ortam ve tarih hakkında da ileri sürülen görüşleri de aktarmış. İsrailiyattan olan bilgileri de kaynak göstererek dipnotlarda vermiş (mesela Tevrat'tan veya Talmud'dan olduğunu söylemiş). Tevrat ve Talmud bilgileri ile Kuran ve hadis bilgilerini kıyaslamış güzel bir çalışma. Çok pahalı da değil.
2. Altıparmak Peygamberler Tarihi, eğer bulunabilirse okunabilir. Yalnız bu kitapta verilen bilgilerin çoğu İsrailiyattır. Üstelik bu bilgilerin İsrailiyat olduğu çoğu zaman söylenmez. Ama çok daha mitolojik ve efsanevî olay görmek isteyen bunu okumalıdır. Yalnız bu kitaptaki bazı bilgilere şüpheyle bakmalı veya bir gerçeğe dayansa bile bozulmuş bilgiler olabileceğini unutmamalıdır.
3. Tarih-i Taberî en eski yazılmış olan Peyg. Tarihi kitabıdır. Diğer bütün Peyg. Tarihi yazarları mutlaka Tarih-i Taberi okumuştur. Onu okumadan bir Peyg Tarihi yazılamaz. Ben bu dört ciltlik hazineyi Kitapyurdu.com'dan aldım. Ancak şunu unutmamalı, bu eserdeki bilgilerde de İsrailiyat vardır. Ama ilginç bilgiler de vardır. Sonuçta İsrailiyat kökten yanlış değildir. İsrailiyat bulaşmış bir eser içinden de İslamî kaynaklarda olmayan hakikatler cımbızla ayıklanabilir. Aslında bizim peygamberlerle ilgili bildiğimiz pek çok şey Tevrat'tan. Açıkça sapıklık içermeyen ve Kuran'da anlatılanlara ters olmayan bilgiler Tarih-i Taberîye girmiştir.
Bunların yanında Asım Köksal'ın Py. Trh. kitabı da detaylıdır. Ama yine israiliyat vardır.
4. Bir de arkeolojik veriler ışığında yazılmış eserler okunabilir. Ama şunu söyleyeyim bunların hepsi evrim teorisi kabul edilerek yazılmıştır. Şimdi bunları okurken rahatsız olunabilir. Ama bir de işin şu yanı var. Biz insanın başka bir canlıdan türemediğini bilip inanıyoruz. Ama bu insana benzeyen canlıların geçmişte yaşadığı gerçeğini de değiştirmiyor. Adamlar kemik buluyorlar 2.000.000 yıllık insan kemikleri diyorlar. İşte onlara verilecek cevap şu: O kemiklerin sahibi şekil olarak benzese de insan değildir. İnsanlık o kadar eski olamaz. Çünkü mağara resimlerine 50000 yıl öncesi civarında rastlanıyor.
Bu konuda tavsiyelere ben de açığım.
Dünya üzerinde ortalama doksan bin yıllık periyotlarla buzul çağı yaşanıyor. Buzul çağları şöyle oluşuyor. önce dünya binlerce yıl içinde soğuyor, sonra bir minimum noktasına ulaşınca aniden ısınıyor (ani ifadesinden kasıt 50-100 yıl arası olabilir). Bu ani ısınma sonucunda da buzullar eriyip bir gün aniden büyük parçalar kopuyor. Tsunamiler ve fırtınalı yağmurlar ve su baskınlarının yaşandığı büyük tufanlar oluyor.
İşte son buzul çağının minimum noktası yani en soğuk günleri 12000 yıl veya 11000 yıl önce yaşandı. Gittikçe soğuyan dünyanın kuzey ve güneyi bu günkünden çok daha fazla buzla kaplıydı. Mesela Avrupanın yarısından çoğu, Ukraynanın orta ve kuzey kısımları hep buzla kaplıydı ve oralardan buz hiç kalkmıyordu. Anadoluda ise rakımı yüksek yerler sürekli buz altında idi. Örneğin 1000-1500 metreden yüksek yerler yaz kış, kutuplarda olduğu gibi buz altındaydı. Mezapotamya buzla kaplı değildi. Ama tüm dünya bu günküne göre ortalama 5-6 derece daha soğuktu. O halde Mezopotamya bölgesi şimdiki İstanbulun iklimi gibiydi denebilir. İşte Muhtemelen Hz Nuh bu ortamda dünyaya gelmiş idi.
İnsanlar dünyanın buzul periyodundan habersizdi. Ama dünya bir minimum noktasına ulaşmıştı. Ve bir gün aniden ibre tersine işlemeye başladı. Dünya aniden ısınmaya başladı. Geçen yıllar içerisinde bir kuraklığa sebep oldu bu. Ama insanların bilmediği birşey vardı. Güneyde ve kuzeyde buzullar gizli gizli eriyordu. Bu arada Hz Nuh da tebliğine devam etmekte idi.
Birkaç onyıl sonra dünya maksimuma ulaştı. O günlerden bir gün, Antartika kıtasından devasa bir buz kütlesi koparak denize bıraktı kendini. Bu dev bir tsunami oluşturdu. Güneyden esen fırtınalar yağmur yüklü kara bulutlar getirdi tüm dünyaya. bu arada eriyen buzulların doyurduğu yer altı suları taşmaya başladı. Yerden su kaynıyor, fırtınalar eşliğinde gökten de sular boşanıyordu. Buna bir de tsunami eklenince yeryüzünün herhalde büyük kısmı sular altında kaldı.
Ancak Hz Nuh Allah'ın haber vermesi ile inananları bir gemiye doldurmuştu. Böylece onlar bu tufandan kurtuldular ve kültür tevhid inancı merkeze alınarak tekrar oluştu.
Bu son buzul çağı bilim adamlarına 11000-12000 yıl önce olmuştur. O halde Nuh Peygamber dahi o çağda yaşamış olmalıdır.
Tabi hakkında kitap yazılabilecek bu olayı özetin özeti ile burada anlatmaya çalıştım. Aslında sümerlerin tufan hakkında anlattıklarını da söylemek lazım da o da başka zamana kalsın gayrı.
Yorum Gönder